Similar topics
Arama
En son konular
Mayıs 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | ||
6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 |
13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 |
20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 |
27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
En iyi yollayıcılar
İbrahim ÖNDER | ||||
Halil Erol | ||||
dutluca-bilecik | ||||
Hakkhan | ||||
Alper Turan Tekeli | ||||
Murat | ||||
Tahsin | ||||
adalı | ||||
0guzbeyi | ||||
ısparta35 |
****** Diyor ki
A
BERGAMA EFE TÜRKÜLERİ
1 sayfadaki 1 sayfası
BERGAMA EFE TÜRKÜLERİ
Araştırmacı A. İhsan GÜNGÜL
Bu kez vereceğimiz türkü de, yine uzun yıllar yaşatılıp, yayılmayışı nedeniyle yöremizden çıkmış ve başka yörelerin malı olmuştur. Bizdeki Andıç" a kayıt tarihi 28/ 2/1941 olarak kaydolunan bu türkümüz de Göçbeyli ile Bölcek arasındaki Sancalar deresinde yaşanan bir olaya aittir. 0!ay Yunan işgali sırasında cereyan etmiştir. Bergama' nin ova köylerinin hasadına el koyan yunan karakolları, köylü müze ancak tohumluk kadar tahıl bırakmış. Halk harman yerlerini sürür, tarlalardan topladığı başaktan avucunai taneleyip onları öğütürmüş.
Yine bir gün Bölcek köyünden ihtiyar bir kadın heybesine topladığı tozlu topraklı buğdayları evine getiriyor. Yolda Alibeyli köyünden Arap Ali Osman Efe, ihtiyar kadının haline acır., Ben taşıyayım diyerek alır. Bir kaç metre ileride kendisine pusu kuran yunan devriyesinin tuzağına düşer.Bir kaç tane yara almasına rağmen, mısır tarlalarının içerisinden kaçıp kurtulur. Efenin kanıyla boyanmış bu buğdaylar için yapılan güfte daha sonra Ayazköy Medresesi hafızı Hafuz Ali tarafından bestelenmiş olup daha sonrada Zeybek oyunu müziği olarak söylenmiş. Olayın en üzücü tarafıda, seksenli yıllarda izmir de yapılan Halk Oyunları Yanşmasında, komşu ilçelerden biri kendilerine ait olduğu iddiasıyla, birde araştırma ödülü ile mükafatlandırıldılar. Halk oyunları öğretmenimiz Vehbi Yazıcıoğlu, Halk Eğitim Müdürlerinden merhum Rıza özyurt ile bu olaya yıllarca üzüldük hala da üzülüyoruZ
Kırmızı buğday ayrılmıyor hadülen kanından
Can bulaşmış Ali Osman Efe' nin hadülen canından
Kurşun girmiş Efemizin hadülen dört bir yanından
Yürü serbest yürü beyaz Aşem örme saçlar surunsun
Açıver ak gerdanını Aşem hadülen sinen görünsün
Göçbeyli altında selamet geçtim hadülen sağ geçtim
Sarıcalar deresinde pusuya düşüp kendimden geçtim
Aklımı zor topladım hadülen Cingeye dar kaçtım.
Yeğitler yeğidi Ali Osman Efem yerde yatıyor
Heybesinde buğdaylar hadülen kanıyla yatıyor
Kırmızı buğday ayrılmıyor hadülen aman saçımdan
Mevlam bana versin beyaz Aşem güzellerin gencinden
Kim ayrılmışki hadülen ben ayrılem Aşem eşimden
Serbest yürü Beyaz Aşem örme saçları sürünsün
Aç beyaz gerdanı da Aşem hadülen sinen görünsün.
Andıç kayıt tarihi -.23/2/1941
öyküyü Aloğlu ismail Efe anlatmıştı.
Hikaye olarak Bölcekten Sarı Kamil araştırdı
.Bu kez vereceğimiz türkü de, yine uzun yıllar yaşatılıp, yayılmayışı nedeniyle yöremizden çıkmış ve başka yörelerin malı olmuştur. Bizdeki Andıç" a kayıt tarihi 28/ 2/1941 olarak kaydolunan bu türkümüz de Göçbeyli ile Bölcek arasındaki Sancalar deresinde yaşanan bir olaya aittir. 0!ay Yunan işgali sırasında cereyan etmiştir. Bergama' nin ova köylerinin hasadına el koyan yunan karakolları, köylü müze ancak tohumluk kadar tahıl bırakmış. Halk harman yerlerini sürür, tarlalardan topladığı başaktan avucunai taneleyip onları öğütürmüş.
Yine bir gün Bölcek köyünden ihtiyar bir kadın heybesine topladığı tozlu topraklı buğdayları evine getiriyor. Yolda Alibeyli köyünden Arap Ali Osman Efe, ihtiyar kadının haline acır., Ben taşıyayım diyerek alır. Bir kaç metre ileride kendisine pusu kuran yunan devriyesinin tuzağına düşer.Bir kaç tane yara almasına rağmen, mısır tarlalarının içerisinden kaçıp kurtulur. Efenin kanıyla boyanmış bu buğdaylar için yapılan güfte daha sonra Ayazköy Medresesi hafızı Hafuz Ali tarafından bestelenmiş olup daha sonrada Zeybek oyunu müziği olarak söylenmiş. Olayın en üzücü tarafıda, seksenli yıllarda izmir de yapılan Halk Oyunları Yanşmasında, komşu ilçelerden biri kendilerine ait olduğu iddiasıyla, birde araştırma ödülü ile mükafatlandırıldılar. Halk oyunları öğretmenimiz Vehbi Yazıcıoğlu, Halk Eğitim Müdürlerinden merhum Rıza özyurt ile bu olaya yıllarca üzüldük hala da üzülüyoruZ
Kırmızı buğday ayrılmıyor hadülen kanından
Can bulaşmış Ali Osman Efe' nin hadülen canından
Kurşun girmiş Efemizin hadülen dört bir yanından
Yürü serbest yürü beyaz Aşem örme saçlar surunsun
Açıver ak gerdanını Aşem hadülen sinen görünsün
Göçbeyli altında selamet geçtim hadülen sağ geçtim
Sarıcalar deresinde pusuya düşüp kendimden geçtim
Aklımı zor topladım hadülen Cingeye dar kaçtım.
Yeğitler yeğidi Ali Osman Efem yerde yatıyor
Heybesinde buğdaylar hadülen kanıyla yatıyor
Kırmızı buğday ayrılmıyor hadülen aman saçımdan
Mevlam bana versin beyaz Aşem güzellerin gencinden
Kim ayrılmışki hadülen ben ayrılem Aşem eşimden
Serbest yürü Beyaz Aşem örme saçları sürünsün
Aç beyaz gerdanı da Aşem hadülen sinen görünsün.
Andıç kayıt tarihi -.23/2/1941
öyküyü Aloğlu ismail Efe anlatmıştı.
Hikaye olarak Bölcekten Sarı Kamil araştırdı
Halil Erol- Mesaj Sayısı : 509
Yaş : 61
Nerden : Bergama/İzmir
Kayıt tarihi : 27/07/08
[b]ÜÇKEMERİN KIZI[/b]
ÜÇKEMERIN DİBEĞİ (Emin Ağa Kızı)
Ali İhsan GÜNGÜL (Araştırmacı ve Halk Eğitimci - Bergama)
Ali İhsan GÜNGÜL (Araştırmacı ve Halk Eğitimci - Bergama)
Bergama Halk Türküleri, olaylar yaşanırken veya yaşanmış olayların ardından yakılmışlardır. Bu nedenle de türkülerimiz burcu burcu Bergama kokar. Halkımızın dilinde ve .telinde .hayat bulan degerli-verimlerimizdir. Geçen .zaman 'içinde unutulunca da özünden saptırılan türkülerimizde ne Bergama dilinden bir tad , ne de içli nagmelerindeki duygulu müziginden bir eser kalmıştır.
Türkümüzdeki TEFİDE'miz (yani Emin Ağa Kızı) çok mü çok güzel, Üçkemer semtinin dillere destan bir kızı imiş. Tefîde'yi bir kez olsun görmeğe herkes can atarmış. Öylekî, Üçkemer gençleri île başkaları arasında çok büyük kavgalar olurmuş.
Oysaki Tefide, her geçen gün daha da güzelleşip, yürekler yakıyormus. Sonuçta; bir gece dam üstünde, düğün ahengini, seyrederken ona erişemiyen kıskanç bîr elin sıktığı kurşunla solup gitmiş. Gerek saglığında ve gerekse ölumünden .sonra TEFiDE İçin yakılan türkünün, müstehcen olmayan sözcüklerinden bazı dizelerini yazıyorum.
Türkümüzdeki TEFİDE'miz (yani Emin Ağa Kızı) çok mü çok güzel, Üçkemer semtinin dillere destan bir kızı imiş. Tefîde'yi bir kez olsun görmeğe herkes can atarmış. Öylekî, Üçkemer gençleri île başkaları arasında çok büyük kavgalar olurmuş.
Oysaki Tefide, her geçen gün daha da güzelleşip, yürekler yakıyormus. Sonuçta; bir gece dam üstünde, düğün ahengini, seyrederken ona erişemiyen kıskanç bîr elin sıktığı kurşunla solup gitmiş. Gerek saglığında ve gerekse ölumünden .sonra TEFiDE İçin yakılan türkünün, müstehcen olmayan sözcüklerinden bazı dizelerini yazıyorum.
Üç kemerin dübeği,
Tefidem sallar göbeği.
Çok sallama göbeği,
Düşürürsün bebeği.
Emin ağanın kızı,
Haydi yallah,
Sen yaktın bizi.
Üç kemerden geçelim,
Kuzulara yonca biçelim.
Bu sevdanın sonu yok,
Gel beraber kaçalım.
Emin ağanın kızı,
Haydi yallah,
Sen yaktın bizi
Üç kemerin taşları
Cıvıl cıvıl kuşları
Tefide'yi baştan çıkaran
Bergama sarhoşları
Emin ağanın kızı,
Haydi yallah,
Sen yaktın bizi
[left]Tefidem sallar göbeği.
Çok sallama göbeği,
Düşürürsün bebeği.
Emin ağanın kızı,
Haydi yallah,
Sen yaktın bizi.
Üç kemerden geçelim,
Kuzulara yonca biçelim.
Bu sevdanın sonu yok,
Gel beraber kaçalım.
Emin ağanın kızı,
Haydi yallah,
Sen yaktın bizi
Üç kemerin taşları
Cıvıl cıvıl kuşları
Tefide'yi baştan çıkaran
Bergama sarhoşları
Emin ağanın kızı,
Haydi yallah,
Sen yaktın bizi
Halil Erol- Mesaj Sayısı : 509
Yaş : 61
Nerden : Bergama/İzmir
Kayıt tarihi : 27/07/08
Geri: BERGAMA EFE TÜRKÜLERİ
Araştırmacı A. İhsan Güngül
Bergama'mızın Kozak Bucağına ait çok eski türkülerimîzden biri de Çakır Ayşe Türküsüdür* Bergama Kermesinin kuruluşundan günümüze değin büyük emeği geçen Halk Oyunları Ogretmenlenmizden Aşağıbey Köyünden Hasan Çakı Efenin anlatımına göre Milli Mücadele yıllarında büyük yararlıklar göstermiş bulunan Aşağibeyli Çakıcı Rahmi Efe île Çakır Nazire için söylenmiş olan türkünün adı bazı sakıncalı durumlardan dolayı ( Çakır Nazire yerine çakır Ayşe olarak değiştirilmiştir, Sonraları türkünün müziği eşliğinde, halk oyunları oynanmaya başlanmış. Bu gün Kozak yöremizin en çok oynanan oyunlarındandır.
Bergama'mızın Kozak Bucağına ait çok eski türkülerimîzden biri de Çakır Ayşe Türküsüdür* Bergama Kermesinin kuruluşundan günümüze değin büyük emeği geçen Halk Oyunları Ogretmenlenmizden Aşağıbey Köyünden Hasan Çakı Efenin anlatımına göre Milli Mücadele yıllarında büyük yararlıklar göstermiş bulunan Aşağibeyli Çakıcı Rahmi Efe île Çakır Nazire için söylenmiş olan türkünün adı bazı sakıncalı durumlardan dolayı ( Çakır Nazire yerine çakır Ayşe olarak değiştirilmiştir, Sonraları türkünün müziği eşliğinde, halk oyunları oynanmaya başlanmış. Bu gün Kozak yöremizin en çok oynanan oyunlarındandır.
ÇAKIR AYŞE
Kopuşu var halkalı Çakır Aşem
Sular akar dalgalı Dilber Yarim
Seni sevdiğim için Çakır Aşem
Benim başım sevdalı Dilber Yarim
Sevdalandım vay başım Çakır Aşem
Sensin benim yoldaşım Dilber Yarim
Sana fıstık kırarken Çakır Aşem
Çatladı azı dişim Dilber Yarim
Yayladaki tek gülümsün Çakır Aşem
Bağımdaki bülbülümsün Dilber Yarim
Benim çitlenbik gözlü Çakır Aşem
Has bahçede sünbülümsün Dilber Yarim
Su akıyor oluktan Çakır Aşem
Kuş bakıyor kovuktan Dilber Yarim
Aç kapını gireyim Çakır Aşem
Donacağım soğuktan Dilber Yarim
Türkünün müziğini rahmetli usta müsizyen Kazım Gülşen'in çok iyi çaldığı söyleniyor. Öyküyü Hasan Çakı Efe anlatmışh*
Kopuşu var halkalı Çakır Aşem
Sular akar dalgalı Dilber Yarim
Seni sevdiğim için Çakır Aşem
Benim başım sevdalı Dilber Yarim
Sevdalandım vay başım Çakır Aşem
Sensin benim yoldaşım Dilber Yarim
Sana fıstık kırarken Çakır Aşem
Çatladı azı dişim Dilber Yarim
Yayladaki tek gülümsün Çakır Aşem
Bağımdaki bülbülümsün Dilber Yarim
Benim çitlenbik gözlü Çakır Aşem
Has bahçede sünbülümsün Dilber Yarim
Su akıyor oluktan Çakır Aşem
Kuş bakıyor kovuktan Dilber Yarim
Aç kapını gireyim Çakır Aşem
Donacağım soğuktan Dilber Yarim
Türkünün müziğini rahmetli usta müsizyen Kazım Gülşen'in çok iyi çaldığı söyleniyor. Öyküyü Hasan Çakı Efe anlatmışh*
Halil Erol- Mesaj Sayısı : 509
Yaş : 61
Nerden : Bergama/İzmir
Kayıt tarihi : 27/07/08
Geri: BERGAMA EFE TÜRKÜLERİ
Araştırmacı Ali ihsan GÜNGÜL
SANDIK ÜSTÜNE SANDIK
Olay Turanlı Bucağı yöresinde geçer, düğünlerde ve oturak alemlerinde köçekliğiyle ün salmış, çok güzel bir kadın olan Dudu Kadın, birçok önemli kişilerin eğlencelerini de renklendirmiştir.
Yine böyle bir eğlence gecesinde konuk gelen efe gurubunu ağırlamak için gençlerin ahenginde bulunan Dudu kadın'ı oradan almak isterler. Gençler o an için mümkün olmadığını söylerler, bunun üzerine atmosfer iyice gerginleşir. Bu durumu hazmedemiyen efeler, içkinin de verdiği gerginlikle gençlerin ahengini basarlar, iş çığırından çıkar, silahlar patlar, bıçaklar çalışır, sonuçta bir çok çiçeği burnunda genç yaşamım kaybeder. O güne kadar efeleri sempatiyle karşılıyan halk bu olaydan sonra efelere nefretle anarlar. Olayda yavukluları ölen elleri kınalı genç kızlar efeler için gayri lanet okurlar, bu olaydan sonra Dudu Kadın bergamayı terk eder.
Sözleri;
Sandık ustunde sandık,
Aman efeler yandık.
Dusunmeden soz verdik,
Biz sizi bir adam sandık.
Cevresi sacaklı,
iste geliyor, elleri bıcaklı.
Samanlık dolu saman,
Aman efeler aman.
Ellerimiz kınalı,
Dugumunuz ne zamanı
Cevresi sacaklı,
iste geliyor, elleri bıcaklı.
Bakırcayın tasları,
Yarimin kalem kasları.
Dize kadar dokulmus,
Yarimin sırma sacları.
Cevresi sacaklı,
iste geliyor, elleri bıcaklı.
Dudun dudu basları,
Dudu'nun hilal kasları,
Saat beste geliyor, Dudu'nun oynasları.
Gel, Dudu'm gel.
Haydi yallah! Sar Dudu'm sar.
SANDIK ÜSTÜNE SANDIK
Olay Turanlı Bucağı yöresinde geçer, düğünlerde ve oturak alemlerinde köçekliğiyle ün salmış, çok güzel bir kadın olan Dudu Kadın, birçok önemli kişilerin eğlencelerini de renklendirmiştir.
Yine böyle bir eğlence gecesinde konuk gelen efe gurubunu ağırlamak için gençlerin ahenginde bulunan Dudu kadın'ı oradan almak isterler. Gençler o an için mümkün olmadığını söylerler, bunun üzerine atmosfer iyice gerginleşir. Bu durumu hazmedemiyen efeler, içkinin de verdiği gerginlikle gençlerin ahengini basarlar, iş çığırından çıkar, silahlar patlar, bıçaklar çalışır, sonuçta bir çok çiçeği burnunda genç yaşamım kaybeder. O güne kadar efeleri sempatiyle karşılıyan halk bu olaydan sonra efelere nefretle anarlar. Olayda yavukluları ölen elleri kınalı genç kızlar efeler için gayri lanet okurlar, bu olaydan sonra Dudu Kadın bergamayı terk eder.
Sözleri;
Sandık ustunde sandık,
Aman efeler yandık.
Dusunmeden soz verdik,
Biz sizi bir adam sandık.
Cevresi sacaklı,
iste geliyor, elleri bıcaklı.
Samanlık dolu saman,
Aman efeler aman.
Ellerimiz kınalı,
Dugumunuz ne zamanı
Cevresi sacaklı,
iste geliyor, elleri bıcaklı.
Bakırcayın tasları,
Yarimin kalem kasları.
Dize kadar dokulmus,
Yarimin sırma sacları.
Cevresi sacaklı,
iste geliyor, elleri bıcaklı.
Dudun dudu basları,
Dudu'nun hilal kasları,
Saat beste geliyor, Dudu'nun oynasları.
Gel, Dudu'm gel.
Haydi yallah! Sar Dudu'm sar.
Halil Erol- Mesaj Sayısı : 509
Yaş : 61
Nerden : Bergama/İzmir
Kayıt tarihi : 27/07/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Salı Tem. 21, 2020 10:35 am tarafından dutluca-bilecik
» Eviciklenmek
Salı Tem. 21, 2020 10:29 am tarafından dutluca-bilecik
» Evtenlemek
Salı Tem. 21, 2020 10:21 am tarafından dutluca-bilecik
» Songurlamak
Salı Tem. 21, 2020 10:14 am tarafından dutluca-bilecik
» hunna
Salı Haz. 18, 2019 3:29 pm tarafından dutluca-bilecik
» Özene bezene
Salı Haz. 18, 2019 3:08 pm tarafından dutluca-bilecik
» Bele bağlanan kuşak
Çarş. Haz. 12, 2019 11:33 am tarafından dutluca-bilecik
» ÜNLEYİVER
Çarş. Haz. 12, 2019 11:29 am tarafından dutluca-bilecik
» Yörüklerin yaşadığı yerler gibi ufku açıktır.
Çarş. Haz. 12, 2019 11:10 am tarafından dutluca-bilecik