tarafından dutluca-bilecik Bir Çarş. Ağus. 28, 2013 9:13 am
Yörük obalarında ve daha sonra iskan sonucu kurulan yörük köylerinde yaşam giyim kuşam uzun yıllar aynı kalmış korunmuştur.Buna özellikle uzun yıllar dikkat edilmiştir.Giyim kuşam genelde yünlü olduğundan giydiklerinin önemli bölümünüde kendileri tezgahlarında dokur ellerinde örerlerdi.Hem giydikleri hemde oturdukları halı kilimlerinde elemeği göz nuru vardı.Ninem dokuduğu halı annemin dokuduğu heybe halamın dokuduğu boydanlık teyzemin dokuduğu yelek gibi herbirinde bir anı ve sevgi vardı.Hem özenle giyerler hemde dokuyanı anarlardı.Bunun için hala büyük ninemin dokuduğu kuşak bu deyip kuşağını özenle belini sarıp yörük şenliklerinde bulunan yaşı 70-80 dayanmış bugünkü torunlarına rastlıyoruz.O kuşağı öyle özenle koruyorki bir tarafı birşey olmasın istiyor torununa emanet edebilmenin hazzını yaşamak istiyor.Hakı çünkü herbir yağınşı dikkat çekiyor verilen emek ve göz nurunu takdir ediyorsunuz.Takdir ederkenda 50 yıl evvel 100 yıl evvel dokuyanıda anmadan edemiyor ne mutlu.Yapılanlardan faydalanıldığı müddetçe amel defteri kapanmaz diyen dinimizin bu düsturu sanki biz yörükler tarafından daha canla başla takdir ediliyor binlerce yıldır.
» Yörüğün yürümesinin sonu yoktur
» Akraba iftarı
» Genç yörüğün heyecanı
» Birimiz bağda birimiz dağda
» yörüklere gıbta ederim
» Bele bağlanan kuşak
» Fırtınanın ulaştırdığı yörük
» Yörük dolabı